KHOT, kavramsal derinlik ile yapay zekânın sınırsız üretim yeteneğinin kesiştiği bir yaratıcı prodüksiyon stüdyosudur. Bizim yaklaşımımızda, pazarlamada klişeleşmiş, eski usul düşüncelerden kurtulup markalara daha vizyoner bir bakış açısı sunmak esastır. Bu vizyonun merkezinde, sanat ve marka ilişkisinin yeniden tanımlanması yer alır.

Lüks markalar, pazardaki ayrıcalıklı konumlarını korumak ve hedef kitleyle duygusal bağ kurmak için geleneksel lüks modanın sanatla olan bağından yararlanır. Bizim için de sattığımız şey sadece pikseller değil, vizyon ve anlamdır.

1. THE ORDINARY VİDEOSU VE KAVRAMSAL YARATICILIK

The Ordinary markasının yaklaşımı, kavramsal yaratıcılığın ticari dünyada nasıl devrim yaratabileceğinin en güçlü örneğidir.

A. The Ordinary'nin Sektöre Meydan Okuyuşu

The Ordinary, güzellik sektöründe uzun süredir devam eden "sonsuz gençlik vaatleri" veya "tıbbi sınıf retinol" gibi abartılı ürün tanıtımlarına ve vaatlere meydan okuyan bir kampanya ile öne çıkmıştır. Bu kampanyanın adı "The Periodic Fable" (Periyodik Masal) idi.

• Amaç: Markanın temel amacı, sektörde daha fazla şeffaflık talep etmek ve gerçek ile pazarlama efsanelerini birbirinden ayırmaktır. Marka bu sayede şeffaflık üzerinden güven inşa etmiştir.

• İçerik: Kampanyanın merkezinde, kimyasal elementlerin yerine 49 farklı pazarlama klişesinin yerleştirildiği, bilimin olmadığı bilimsel bir tablo yer alıyordu.

• Video Stili: Kampanyanın filmi, koreografik hareketlerle bu pazarlama kelimelerini ezberleyen öğrencilerin bulunduğu hipnotik bir sınıfta geçen, distopik bir atmosfer sunuyordu. Bu sinematik ve eleştirel yaklaşım, markanın temel değerleri olan doğruluğu ve şeffaflığı etkileyici bir biçimde aktarmıştır.

B. Kavramsal Sanatın Temel Rolü

The Ordinary’nin bu yaklaşımı, KHOT’un çalışma felsefesiyle birebir örtüşmektedir. Kavramsal sanatta, eserin temelinde yatan fikir veya kavram önceliklidir; sanatçının niyeti ve mesajı ise fiziksel estetikten daha değerlidir.

• Düşünmeye Teşvik: Kavramsal sanat, estetik kaygılardan ziyade düşünsel içeriğe odaklanır ve izleyiciyi düşünmeye ve sorgulamaya teşvik etmeyi amaçlar.

• Medya Çeşitliliği: Fikirleri yaymak için geleneksel nesneler yerine dil, yazı, fotoğraf ve video gibi farklı medya ve formatlara başvurulur.

• KHOT'un Küratöryel Rolü: Yapay zekâ üretiminde, sizin rolünüz doğrudan üretimden çok, yapay zekânın sunduğu varyasyonlar arasından seçim yapan, düzenleyen ve süreci yönlendiren bir küratöre dönüşür. Bu rol, bizim yaratıcılığımızın en önemli bileşenidir.

2. TÜRKİYE'DEKİ MARKALARA YAKLAŞIMIMIZ VE SANAT-MARKA İLİŞKİSİ

Bizim yaklaşımımızda kavramsal yaratıcılık, soyut bir eleştiri değil; duyguyla, anlamla, hisle, hikâye ile hedef kitlesine göre hareket eden görsel veya videolar oluşturma stratejisidir.

A. Eleştirel Stratejinin Yerel Uygulaması

The Ordinary’nin küresel şeffaflık eleştirisini, yerel pazarın dinamiklerine uyarlayarak yüksek değerli danışmanlık hizmeti sunarız. Bu stratejiye "ters-pazarlama" konsepti diyoruz.

1. Yerel Klişeleri Hedefleme: Türkiye pazarında tüketicilerin güvenini kaybetmeye başladığı, abartılı iddialarla veya şeffaflık eksikliğiyle dolu yerel nişler belirlenir (örneğin "Tamamen Organik" iddiaları veya hizmet sektöründeki gizli maliyetler).

2. Kavramsal Çekirdek Oluşturma: Firmanın temel erdemini (dürüst fiyatlandırma, gerçek el emeği vb.) vurgulayarak, sektördeki bu klişeleri hedef alan bir kavramsal çekirdek oluşturulur.

3. Metaforik Etki: Kritik mesajları doğrudan söylemek yerine metaforik ve simgesel anlatım kullanarak, mesajın izleyicinin bilincine daha hızlı ve yoğun bir şekilde sirayet etmesini sağlıyoruz. Yapay zekâ, bu tür yüksek etkili, sinematografik anlatım gerektiren görselleri ve videoları hızla üretme yeteneği sunar.

Bu sayede, biz markalara sadece "güzel kare" değil, markanın hafızasında yer açan net bir iz ve geleceğe bırakılan miras fikrini satıyoruz.

B. Sanatın İşlev ve Estetiği

Biz, dijital sanat ve ajans temelli bir reklam stüdyosuyuz. Bu yapı, bizim hem standart ajanslar gibi net ve ölçülü işler hem de sanat ve anlatı ağırlıklı işler üretebileceğimiz anlamına gelir.

Bizim için sanat ve işlev arasında bir denge kurmak önemlidir: Bir ayağımız işlevde, diğer ayağımız sanatta durur.

• Tutarlılık: Lüks markaların değer verdiği objeyi öz yapısına indirgeme ve her ayrıntının anlamlı olması gibi kavramsal ilkeleri benimseriz.

• Üç Kulvar: Marka, bizimle çalışırken üç farklı yaklaşımdan birini seçebilir: Ajans mantığında ilerleyen işler, ajans + sanat karışımı hibrit işler veya tamamen kavramsal ağırlığı yüksek işler. Tüm bu kulvarların ortak noktası, yapay zekâ destekli ve ultra gerçekçi sahnelerle üretilmeleridir.

Biz, kendimizi sadece bir "ajans" olarak değil, markalara özgü yenilikçi düşünceleri oluşturduğumuz bir çalışma alanı olarak konumlandırıyoruz. Markanızın kimliğiyle bağdaşan, yenilikçi düşünceleri oluşturduğumuz bu çalışma alanına yatırım yapmak, sadece bugünü değil, markanızın gelecekteki algısını da inşa etmektir.